Meme kanseri erken teşhis edildiği takdirde kolaylıkla tedavi edilebilen bir hastalıktır. Erken teşhiste en etkili yöntem kendi kendini düzenli olarak muayene etmektir.

Dünyada her 8 kadından 1’inde görülebilen meme kanseri de diğer kronik hastalıklar gibi, çevresel etkenlerin genetik yapımızda oluşturduğu hasarlar sonucu ortaya çıkar. Meme kanserinden korunmak için önerilerim düzenli olarak kendi kendini muayene etmek, sağlıklı beslenmek, düzenli uyumak, etkili stres yönetimi ve düzenli egzersiz yapmaktır. 

Ailesinde meme kanseri öyküsü olan kadınlarda risk artışı söz konusudur. Özellikle genç yaşta meme kanseri olan bir aile üyesi olması durumunda takiplerin daha erken dönemde başlaması ve genetik test yapılması gerekir. Herhangi bir riski olmayan kadınlarda 30 yaşından sonra kendi kendini ayda bir defa muayene etmesi, 40 yaşından sonra yılda bir ultrasonografi ve 2 yılda bir mammografi yaptırması önerilmektedir.

Kadınlarda sağlıklı beslenme, sağlıklı ürünler kullanma farkındalığı ne mutlu ki günden güne artmakta, düzenli egzersiz konusu ise hem meme kanserinden koruyucu hem de kanser tedavisini bitirmiş kadınlar için fiziksel ve ruhsal olarak yeniden hayata karışmakta müthiş bir yardımcı. Pilatesi düzenli egzersizler içinde özellikle meme kanseri geçirmiş kadınlar için önerebiliyoruz. Meme kanseri tedavisi sonrası pilates deyince, sırt ve göğüs kaslarının toparlanması, o bölgedeki dolaşımın yeniden düzenlenmesi, müdahale görmüş alanlarda hareket kabiliyetinin tekrar sağlanması gibi bedensel faydaları sayabiliyoruz. Nefesin iyileştirici yanı, kendine zaman ayırmanın verdiği pozitif güç ve her türlü iyileşmenin direk etkisini hissetmekse belki de bedensel faydalardan bile daha önde.

Ekim ayı meme kanserine karşı kadınlarımızı farkında olmaya çağırıyor, biz ne diyoruz; kontrollerinizi, düzenli egzersizi, sağlıklı beslenmeyi ihmal etmeyin ve kendinizi sıkmayın.

Op. Dr. Hakan Akıncı